Savulun, BSA geliyor!..

Yazılım korsanlığına karşı savaş açan Business Software Alliance’ın Türkiye ayağı yenilenen Fikir ve Sanat Eserleri Yasası doğrultusunda halkı bilinçlendirmek için Anadolu turuna çıkıyor. Kuruluş özellikle kanun ilk çıktığı dönemde uyguladığ tehditkar davranışlarıyla başta dönemin Kültür ve Turizm Bakanı İstemihan Talay olmak üzere herkesin tepkisini çekmişti.Başta Microsoft olmak üzere birçok yazılımevi ve yazılım ürünleri satıcısı şirketlerin üye olduğu kuruluş Türkiye’de korsan yazılım kullanılmasının önüne geçebilmek için bir dönem istihbaratlar doğrultusunda baskınlar yapmış ve baskın yaptığı kuruluşlara para cezasına çarptırmıştı.

BSA, son yasal düzenlemelerle ciddi bir suç niteliği kazanan yazılım korsanlığıyla mücadelede ağustos-eylül döneminde 3 Anadolu şehrine odaklanacak. Bölgelerinde ekonomik anlamda bir güç merkezi konumunda olan Adana, Mersin ve Kayseri’de gerçekleştireceği toplantılar, bilgisayar firmaları, sanayi ve ticaret odalarının temsilcileri ve basın mensuplarının katılımıyla gerçekleştiriliyor. BSA’nın korsan yazılımla mücadelede firma yöneticilerinin bilgilendirilmesi gerektiği noktasından hareketle başlatmış olduğu çalışma kapsamında, medya kanalıyla da tüm kamuoyu telif hakları ve yenilenen yasa konusunda bilgilendirilecek. BSA toplantılarının 26 Ağustos’ta Adana’da, 27 Ağustos’ta Mersin’de ve 2 Eylül’de Kayseri’de gerçekleşmesi planlanıyor.

Yenilenen Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’yla korsan yazılım kullananlar, 4 yıla kadar hapis ve 150 milyar liraya kadar ağır para cezasıyla karşı karşıya kalabiliyor. Yeni kanuna göre zararın büyüklüğü göz önüne alınarak hapis ve para cezalarının birlikte verilmesi de söz konusu olabiliyor. Ayrıca, firma yönetici ve sahiplerini de korsan yazılım kullanımından sorumlu tutan düzenlemelerle işyerlerinin kapatılması ve sorumlularının ticaretten men edilmesi de mümkün hale geldi.

Korsan yazılımla mücadeleyi 1995 yılından bu yana sürdüren BSA’nın çabaları sayesinde Türkiye’de korsan yazılım kullanım oranı yüzde 97 seviyelerinden yüzde 58’lere gerilemiş durumda. Ancak bu oran hala AB ülkelerindeki yüzde 36’lık düzeyin çok üstünde bulunuyor.