SES uydu operatörü özel uydu ile Türkiye pazarına giriyor
Yeni kapasite imkanları, yeni pazarlar ve yeni fırsatlarla global pazardaki güçlü konumu ve imkanlarını Türkiye pazarı için de sunmaya devam eden SES, 50 uyduluk filosuyla ve Astra uydularının güçlü kapasite imkanlarıyla Dünya nüfusunun yüzde 99’una ulaşıyor.
15 Mayıs tarihinde İstanbul’da gerçekleştirilen toplantıda SES’in Türkiye’ye sunacağı imkanlar, dünya çapındaki SES vizyonu ve uydu sinyallerini internet sinyallerine dönüştürerek kusursuz yayın kalitesini iPad gibi yeni nesil ekranlara taşıyan SAT IP teknolojisi, katılımcılarla paylaşıldı.
SES Orta Avrupa ve Türkiye’den Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Norbert Willems gerçekleştirdiği sunumda; Dünyanın lider telekomünikasyon uydu operatörlerinden biri olarak SES’in, 50 uydusuyla dünya nüfusunun yüzde 99’unu kapsadığını belirtti. Willems; SES’in tüm dünyada iletim kapasitesi ve ilgili platform ile hizmetlerin sağlayıcısı olduğunu ve bu anlamda gerçek bir küresel operatör olduğunu vurguladı.
Norbert Willems’in verdiği diğer önemli mesajlarsa şöyle; “SES dünyanın en büyük izleyici kitlesine erişim sağlayan ve dünyanın en büyük hizmet sağlayıcısı konumda olan uydu operatörüdür. Tüm dünyada; Kuzey Amerika’da 1.841 kanal, Avrupa ve BDT’de 2.414 kanal, Afrika’da 526 kanal, Ortadoğu, Hindistan, Asya Pasifik bölgesinde 796 kanal, Latin Amerika ve Karayipler’de 496 kanal olmak üzere toplam 6.200 TV ve radyo kanalını taşıyoruz. Aynı zamanda dünyanın lider HD platformu olam özelliğine de sahip olan SES; Kuzey Amerika’da 918 kanal, Avrupa ve BDT’de 271 kanal, Afrika’da 2 kanal, Ortadoğu, Hindistan, Asya Pasifik bölgesinde 50 kanal, Latin Amerika ve Karayipler’de 19 kanal olmak üzere 1.200 yüksek çözünürlüklü kanalı izleyicilerle buluşturuyor.”
43 DTH yayın platformuyla dünyanın doğrudan eve yayın sağlayan lider operatörü SES, Türkiye’yi kapsaması hedefleyen ASTRA 5B de dahil olmak üzere en büyük ticari filo yatırım programına sahip.
2012 ile 2014 arasında devreye girecek uydu sayısını 7, 2011 sonundan 2014’e kadar yapılacak kapasite artırım oranını ise yüzde 19 olarak açıklayan Willems, SES’in medya değer zincirinin tamamında inovasyonu aktif bir şekilde harekete geçirdiğini söyledi.
SAT IP teknolojisinin önemine de değinen Norbert Willems, “SAT-IP ortamında tablet, PC, dizüstü bilgisayar, akıllı telefon, internet TV, oyun konsolu ve medya oynatıcıları gibi çeşitli IP özellikli cihazlara uydu programları iletilebilecek. Bu, tüketicilerin televizyon programlarını farklı cihazlar ve ekranlarda izleme avantajına sahip olacağı anlamına geliyor. SAT-IP tüketicilere en önemli HD kanallarının da aralarında bulunduğu çok sayıda uydu programına, IP özellikli cihazları ile internet bağlantısı kullanmaksızın en yüksek orijinal uydu görüntü kalitesinde erişme olanağı sağlayacak. SAT-IP tüm üreticilere açık resmi bir standart haline gelecek ve çok sayıda cihazı bir arada kullanabilecekleri bir ortam yaratmalarına olanak tanıyacak. Mevcut prototipler aynı anda evde bulunan sekiz farklı ekranda sekiz programa kadar yayın alınabilmesini sağlıyor” dedi.
Norbert Willems’in değindiği önemli konulardan biri de HD yayıncılığın gelişimi oldu. 2011 sonuna kadar 245 milyonun üzerinde HDTV satıldığının altını çizen Norbert, Almanya’da devreye alınan HD+ çözümlerini örneklendirdi. Norbert konuyla ilgili olarak; “SES, Almanya’da HD+ platformunun sahibi ve operatörüdür. Almanya’da SES HD+ Platformu’yla, 24 ayda 2,9 milyon evde HD+ kullanılmaya başlandı. HD+ modeli Türkiye’de de SES uyduları ve teknik platform deneyimiyle başarılı bir şekilde uygulanabilir. Almanya modelinde; teknik platform operasyonları, üretici ilişkileri yönetimi, uçtan uca platform güvenliği, HD sinyal koruma ve akıllı kart yönetimi başarıyla uygulanmaktadır”dedi.
SES Batı Avrupa ve Türkiye Bölge Müdürü Ahmet Eren ise sunumuna Türkiye pazarının önemini vurgulayarak başladı. Eren, şöyle dedi: “Türkiye, TV yayıncılığı ve internet data’sı kullanımı açısından gelişmekte olan ve son derece önemli bir pazar. Genel ve bölgesel olarak baktığımızda, Türkiye’de TV izleme alışkanlıkları açısından önemli bir potansiyel ve içerik gücü söz konusu. Bu içerik gücü gerek yerel, gerekse ulusal kanallarda uydunun gücünü de doğru şekilde kullanmayı gerektiriyor. Özellikle güçlü yerel kanallar, Türkiye uydu yayıncılığı pazarının gelişiminde ve bölgeselden yerele doğru uzanan yaygınlık kriterleri açısından büyük önem arz ediyor. Türkiye’nin içerik gücü tüm dünyada etkin bir rol oynamayı sürdürüyor. Dizi pazarındaki gelişme, dış marketlere yönelik içerik satışlarına da önemli oranda katkı sağlıyor. Dizi sektöründeki ihracat, 2011 yılında 80 milyon Euro’luk bir pazar yarattı.”
“Türkiye son derece genç bir nüfus oranına sahip. 73 milyonluk Türkiye nüfusunun yüzde 53’ü 30 yaş altında. TV izleme oranında ise dünya sıralamasında Türkiye 2’nci sırada yer alıyor. Hane başına nüfus gün geçtikçe azalıyor ve TV izleme oranı artıyor. 2020’ye kadar Türkiye’de GSMH ve satın alma gücünün yüzde 56 oranında artması ve 2014 yılına kadar analog yayınlardan dijital yayınlara geçilmesi öngörülüyor. 2012 yılı tahminlerine göre TV izleme kaynağı olarak uydu, yüzde 59’luk pazar payına sahip. Türkiye’de dijital platformlar da IPTV platformlarıyla birlikte artmaya devam ediyor. Bu eksende SES, Türkiye’de yayın yapan kanalları tüm dünyaya ulaştıracak kapasitesiyle bu büyük pazarın öneminin daha da artmasına katkı sağlayacak kapasiteye sahip.”
SES’in Türkiye için gerçekleştirdiği uydu yatırımlarına da değinen Eren, halihazırda hizmet veren Astra 1G – 31,5° Doğu uydusunun yanı sıra, TV kanallarının 2013 yılı sonunda fırlatılacak yeni Astra 5B uydusu sayesinde, tek kapsama alanı ile Avrupa’dan Türkmenistan’a kadar olan coğrafyadaki hanelere ulaşabileceğini belirtti. Tek antenle çift uydu erişimine olanak sağlayan Dual LNB teknolojisinin önemine de değinen Eren, “SES, Avrupa’da başarıyla gerçekleştirdiği tek çanak antenle iki uydudan sinyal alma imkanını Türkiye’de de devam ettirerek pazara hareket ve ivme kazandırma amacında” dedi.