Turkcell’e Covid19 çelmesi

Turkcell'in, yılın ikinci çeyreğinde gelirleri hedeflerinin altında artış gösterirken, ilk yarı net karı da yerinde saydı. Yılın ikinci çeyreğinde şirketin gelirleri geçen senenin aynı dönemine kıyasla yüzde 11,8 artışla 6 milyar 924 milyon liraya ulaştı.  Şirketin ilkyarı net karı ise sadece yüzde 2.1'lik artış ile 1 milyar 724 milyon liraya ulaştı. 

Turkcell’in, yılın ikinci çeyreğinde gelirleri hedeflerinin altında artış gösterirken, ilk yarı net karı da yerinde saydı. Yılın ikinci çeyreğinde şirketin gelirleri geçen senenin aynı dönemine kıyasla yüzde 11,8 artışla 6 milyar 924 milyon liraya ulaştı.  Şirketin ilkyarı net karı ise sadece yüzde 2.1’lik artış ile 1 milyar 724 milyon liraya ulaştı. 

Turkcell’in Nisan-Mayıs ve Haziran 2020’yi kapsayan mali sonuçlarına göre şirketin mobil abone sayısı geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre yaklaşık 500 bin azalarak 33 milyon 400 bine geriledi.
Turkcell, 2019 yılı mali sonuçları toplantısında 2020 yılı gelir artışı hedefini yüzde 13 ila yüzde 16 büyüme olarak belirlemişti. Yılın ilk çeyreğinde bu hedefe paralel gelir artışı elde eden şirketin ikinci çeyrek gerçekleşmeleri ise hedeflerin gerisinde kaldı.

Turkcell, mali sonuç dipnotlarında ise Şubat ayındaki yüzde 13 ile 16 gelir büyümesi hedefininin aksine, 28 Nisan’daki hedefine gönderme yaparak 2020 gelir büyümesi beklentimizi %10-%12 olarak teyit ediyoruz ifadelerine yer verdi.

Konuya İlişkin olarak Turkcell Genel Müdürü Murat Erkan ise yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi

“Müşteri bazımızı COVID-19  salgınının zorlu koşullarına rağmen güçlendirdik” dedi.
Uluslararası dolaşım gelirlerindeki 2,6 yüzde puan düşüşe rağmen,  güçlü ARPU performansı ile %14 artan Turkcell Türkiye gelirleri  sayesinde, Grup gelirleri %12 artış gösterdi.
Erkan’ın yılın ikinci çeyrek dönem mali sonuçları ile ilgili  değerlendirmesi şu şekilde:
“2020 yılının ikinci çeyreği, tüm dünyada COVID-19 salgını  etkilerinin en yoğun hissedildiği dönem oldu. Bu dönemde, telekom  sektörünün hayatımızdaki ve ekonomik sistemdeki kilit rolünün ve  öneminin bir kez daha altı çizildi. Turkcell olarak ana stratejik  odaklarımız doğrultusunda şekillendirdiğimiz dijital içerik, iletişim  çözümlerimiz ve güçlü altyapımızla, müşterilerimizin yanında olarak  onların tüm teknoloji ve iletişim ihtiyaçlarını karşılamaya hazırdık.
Bu dönemi kısaca hatırlamak gerekirse: Çalışanlarımız ve  müşterilerimiz için aldığımız çevik aksiyonlarla değişen koşullara  hızla uyum sağladık. Dinamik organizasyon yapımız ve etkin kriz  yönetimimiz ile, Turkcell’i Turkcell yapan çalışanlarımızın sağlığını  ön planda tutarak ilk vakanın görüldüğü günden itibaren evden  çalışmaya başladık. Evden çalışma programına 10 bin kişinin üzerinde  istihdam sağladığımız çağrı merkezi hizmetleri veren şirketimiz Global
Bilgi de dahildi. Alınan önlemler kapsamında mağazalarımızın bir  kısmını geçici olarak kapatırken açık olanların çalışma saatlerini  sınırlandırdık. Müşterilerimizin tüm iletişim ihtiyaçlarını tek  noktadan karşılamayı amaçlarken sadece son beş yılda 31 milyar TL  yatırım yaptığımız güçlü altyapımız en temel dayanağımız oldu. Dünya  çapında telekom operatörleri altyapı yoğunluğuna çözüm olarak servis  kısıtlama veya internet yayıncılarından video çözünürlüğü düşürme  isteğinde bulunurken, biz güçlü altyapımız sayesinde %50’ye yaklaşan  trafik artışını başarıyla yönettik. İletişime en çok ihtiyaç duyan  sağlık çalışanları, 65 yaş ve üzeri müşterilerimiz ve uzaktan eğitime  devam eden çocuklarımız için sunduğumuz destek paketleriyle zor  zamanlarında onların yanında olduk. Evden çalışma ve evden eğitim  sürecinde fiber abonelerimizin konforunu iyileştirmek için yükleme  hızlarını dört kata, en düşük indirme hızını ise 50 Mbps’ye artırdık.
Zengin dijital servisler portföyümüzde yer alan BiP, Dergilik, fizy ve
TV+ gibi servislerimizde #evdehayatvar çağrısı yaparak bu döneme özel  ek faydalar tanımladık. Evde kalan 65 yaş ve üzeri Turkcell’liler,
Paycell’in çağrı merkezini arayarak hem temel gıda ve temizlik maddesi  siparişlerini verdiler, hem de alışveriş ücretini faturalarına  yansıttılar. Sosyal sorumluluk projelerimiz kapsamında desteğimizle  açılan Zeka Gücü Teknoloji sınıflarına yeni 3 boyutlu yazıcılar  ekledik ve çocuklarımızın sağlık çalışanları için yüz siperliği  üretmesini sağladık. Yine bu dönemde, değişen koşulların işlerimize  etkisini ve beklentilerimizi tüm paydaşlarımızla şeffaf ve zamanlı  olarak paylaştık.
Bu dönemde, son yıllarda odak alanımızda olan ve altyapısını  güçlendirdiğimiz websitemiz ve uygulamamız Dijital Operatör üzerinden  yapılan işlemler ve alımlar rekor seviyelere ulaştı. Sokağa çıkma  yasaklarının yoğunlukla uygulandığı Nisan ayında, söz konusu dijital  kanallarda ziyaretçi sayısı 38 milyona ulaşırken, online sipariş  sayımız 5 kat arttı. İkinci çeyrek itibarıyla ise online satışlarımız  bir önceki yılın aynı dönemine göre 2,7 kat arttı ve Turkcell Türkiye  bireysel gelirlerinin (sabit işimiz hariç) %11’i dijital kanallar  üzerinden gerçekleşti.
1 Haziran’da ülke olarak yeni bir döneme başladık  salgına karşı  önlemleri sürdürmekle birlikte seyahat yasaklarının kalkması,  uçuşların kısmen başlaması ve işyerlerinin açılmasıyla normal hayata  geçiş adımları atılmış oldu. Yeni dönemde evden çalışma, uzaktan  eğitim, uzaktan sağlık sistemleri, dijital yaşama ayak uyduran yeni  nesil müşteriler ve ekosistem, e-ticaret ve temassız ödeme sistemleri  gibi konularda bireysel ve kurumsal müşteri taleplerinin hızlanmasını  bekliyoruz. Bu kapsamda, dijital servis portföyümüz, dijital iş  çözümlerimiz ve tech-fin alanında sunduğumuz hizmet ve çözümlerle  ihtiyaçları karşılamak üzere iş planlarımız üzerinde çalışıyoruz.
Türkiye’nin öncü telekom şirketi olan Turkcell olarak sunduğumuz  ürün ve servislerle bu döneme hazır olmamızı stratejik öngörü  kabiliyetimiz, sektör ve müşteri ihtiyaçlarını doğru tespit etme  becerimiz ve zamanlı aksiyon alma dinamikliğimize borçluyuz.
Müşteri bazımızı COVID-19 salgınının zorlu koşullarına rağmen  güçlendirdik COVID-19 salgınıyla gelen kısıtlamalar mobil işimizde  müşteri alımlarını etkilemesine rağmen bu çeyrekte net 144 bin  faturalı müşteri kazandık, faturalı müşterilerin toplam mobil  müşterimiz içindeki payı da %63 oldu. Mobil bileşik ARPU1 , artan data  ve dijital servis kullanımları ve daha yüksek paketlere geçişlerin  etkisiyle yıldan yıla %14,0 artarak 46,4 TL’ye ulaştı.
Evde daha fazla zaman geçirdiğimiz bu dönemde net 36 bin fiber ve
7 bin ADSL müşterisi kazandık. Toplam sabit genişbant müşteri sayımız  ise 2,3 milyon olarak gerçekleşti. Bunun yanı sıra mobil şebeke  üzerinden fiber hızında kesintisiz ev interneti hizmeti sunduğumuz  ürünümüz Superbox hızlanan bir talep ile yayılımını genişletti. Bu  çeyrekte net 91 bin müşteri kazanımıyla ile 491 bin aboneye ulaşırken
Temmuz ayında yarım milyon aboneye ulaşmış olmanın heyecanını  taşıyoruz.

Güçlü sonuçlar açıkladık  hedeflerimizi koruyoruz

Salgının kısıtlamalarının işimizi ve ekosistemi en çok etkilediği
2020 yılının ikinci çeyreğinde, sağlam iş modelimiz ve ihtiyatlı  finansal risk yönetimi disiplinimizle güçlü sonuçlar elde ettik.
Konsolide bazda gelirimiz, geçen yılın ikinci çeyreğine göre %11,8  artarak 6,9 milyar TL’ye ulaştı, yılın ilk yarısında ise %14,5  büyüdük. FAVÖK2 %10,6 artış ile 2,8 milyar TL  FAVÖK marjı ise %40,8  olarak gerçekleşti. Etkin maliyet yönetimi ve azalan finansman  giderleri sayesinde net kâr geçen yıla göre %83,1 artış ile 852 milyon
TL’ye ulaştı. İlk yarı yıl kârımız, 2019’un ilk çeyreğinde gerçekleşen
Fintur satış kârını hariç tutarak değerlendirdiğimizde %88,0 arttı.
Birinci çeyrek sonuç açıklamamızda salgının olası risklerini zorlu ve  belirsiz süreç koşulları altında değerlendirerek 2020 hedeflerimizi  gözden geçirmiştik. Yılın ikinci yarısında ise özellikle durma  noktasına gelen yurtdışı seyahat trafiği ve turizm sektörünün  gelirlerimizi etkilemesini bekliyoruz. Buna rağmen, ilk yarıyıl  büyümemizi göz önünde bulundurarak, 2020 için, daha önce açıkladığımız  hedefleri koruyor, %10-%12 gelir büyümesi, %40-%42 FAVÖK marjı,
%19-%21 FVÖK marjı ve %17-%19 operasyonel yatırım harcamalarının  gelire oranını bekliyoruz.

Stratejik üç ana odağımızla bu dönemde de müşterilerimizin  yanındayız

Stratejimizin üç ana odağından biri olan dijital servislerimizin  tekil gelirleri bu çeyrekte yıldan yıla %23 arttı. Salgın döneminde  artan görüntülü görüşme ihtiyacına çözüm olarak BiP Konferans  ürünümüzün Beta versiyonunu kullanıcı deneyimine sunduk, ilk  denemelerimizden birini Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler
Sözleşmesinin toplantısında başarıyla gerçekleştirdik. Sağlık
Bakanlığı ile iş birliğimiz kapsamında BiP üzerinden güncel COVID-19  bilgi, önlem ve içeriklerin paylaşıldığı bir kanal oluşturduk. Mart  ayından itibaren evden öğrenim gören öğrencilere tanımlanan 6GB hediye  ile 2 milyon öğrenci TV+ üzerinden EBA TV’yi takip etti. Öte yandan,
Türk mühendislerinin geliştirdiği ve veri merkezlerimiz üzerinden 7/24  kesintisiz hizmet verecek bir diğer servisimiz YaaniMail e-posta  servisini kurumsal müşterilerimize sunmaya başladık. BiP ve Lifebox  ürünümüziçin, geliştirdiğimiz dijital servislerin yurtdışındaki  operatörlere satılması stratejimiz doğrultusunda Karayip adalarında  hizmet veren Digicel’le geçtiğimiz dönemlerde anlaşma imzalamıştık. Bu  servislerimiz 1 Temmuz itibarıyla Karayip pazarında kullanılmaya  başlandı.
Bir diğer stratejik odak alanımız olan dijital iş çözümlerinde ise  bu çeyrekte yıldan yıla %15’lik gelir artışı gerçekleştirdik. Dijital
İş Servisleri şirketimiz üzerinden yeni dönemde güvenli ve sağlıklı  hizmet vermek isteyen işletmelere uçtan uca çözümler sunuyoruz. Bu  kapsamda teknoloji bilgi birikimimizle geliştirdiğimiztermal kamera  sistemleri, hava kalitesi ve sosyal mesafe ölçümü, mağaza içi müşteri  sayımı gibi akıllı çözümlerle risklerin azaltılmasına katkı sağlıyor,  uzaktan çalışma sürecinde gündemde daha fazla yer alan siber güvenlik  konusunda kurumlara özel danışmanlık ve hizmet sunuyoruz. Bu dönemde  ikisi sahra hastanesi olmak üzere üç hastanenin daha açılışını  gerçekleştirdik. Önümüzdeki dönemde açılması hedeflenen Tekirdağ
Hastanesiyle de bu alandaki pazar liderliğimizi güçlendireceğiz. Yine  bu dönemde SAP, HP, Cisco, Microsoft gibi küresel tedarikçilerle iş  birliklerimizi güçlendirerek önümüzdeki yoğun döneme hazırlandık.
Üçüncü stratejik odağımız olan tech-fin işimiz, kullanımı artan  temassız ve çevrimiçi ödeme çözümleri ile hızlandı. Ödeme  alışkanlıklarının dijitalleşmesiyle birlikte yeni nesil ödeme  platformumuz Paycell kolay kullanılabilir ve güvenli ödeme  altyapısıyla öne çıktı  Paycell üzerinden yapılan dijital içerik  alımları geçen yıla göre %84 artarak 215 milyon TL’ye ulaştı. Paycell  uygulaması kullanan 3-ay aktif abonemiz geçen yılın aynı dönemine göre
2,5 katı oldu. Paycell kart üzerinden işlem hacmi de geçen yılın aynı  dönemine göre %71 büyüdü. Yine bu dönemde 7/24 para transferi  hizmetinin anlaşmalı bankalardaki IBAN numarasına yapılmasını da  sağlayarak bu alanda önemli bir adımı daha tamamlamış olduk.

Nakit yaratmaya devam ediyoruz

Turkcell Grubu olarak salgın döneminde finansal risk yönetimi  stratejimizi ön planda tuttuk. Güçlü likidite ve ihtiyatlı finans  yönetimi ile desteklediğimiz operasyonlarımızdan 1,3 milyar TL serbest  nakit akışı yaratarak, ikinci çeyrekte de bilançomuzu güçlendirdik.
Gider yönetiminde yapısal ve kalıcı değişimlere odaklanarak özelikle  satış ve pazarlama giderlerini azalttık, değişken giderlerimizi  kontrol altında tuttuk. Bu döneme özel tahsilat risklerimizi yakından  takip ettik, etkili kredi skorlaması metriklerimiz ile oluşturduğumuz  güçlü portföyümüzde tahsilat riskini odaklı bir yaklaşım ile yönetmeye  devam ettik. Haziran sonu itibarıyla net borcun FAVÖK’e oranı geçen  yılın aynı dönemine kıyasla 0,4 puan iyileşerek 0,8x seviyesine geldi.
Öte yandan yabancı para riskini bertaraf etmek için türev işlemlerine  ek olarak yabancı tedarikçilerle yapılan anlaşmalarda yerel para ile  ticaret hacmini artırarak piyasadaki yabancı para belirsizliklerinden  korunmayı hedefliyoruz. Bu kapsamda, ilk olarak Çinli tedarikçilerimiz  ile ileri tarihli kontratların Çin’in yerel para birimi Yuan üzerinden  yapılması konusunda mutabık kaldık. Değişime ayak uyduruyoruz,  ekibimize ve müşterilerimize güveniyoruz.
Turkcell’in Türkiye’de ve New York Borsası’nda eş zamanlı halka  açılmasının 20. yılını kutladığımız 2020’de, doğal felaketlerle  başlayan ve COVID-19 salgını ile devam eden benzeri görülmemiş zor bir  dönemden geçiyoruz. Turkcell olarak yetkin yönetim kadromuz, güçlü  insan kaynağı, değişken koşullara dayanıklı iş modeli ve çağı  yakalayan yenilikçi servis ve dijital hizmetlerimiz ile bu dönemi de  önemli bir deneyim olarak görüyor, başarıyla geride bırakacağımıza  inanıyoruz.
Son olarak, Haziran ayında Türkiye Varlık Fonu, Telia Company,
Çukurova Holding ve LetterOne’ın birlikte yaptığı açıklamalar ile  hissedarlık yapımızda değişime yönelik yeni bir süreç başladı. Türkiye
Varlık Fonu’nun değer yaratma odağı ile Turkcell’i stratejik bir  varlık olarak görmesini, mevcut yol haritasına yatırım yapmasını ve  küçük hissedarlarımızın da hakkını koruyarak halihazırdaki kar dağıtım  politikamızı desteklediğini şeffaf bir biçimde açıklamasını önemli  görüyorum. Bu kapsamda gelişmeleri takip etmeye devam edeceğiz.
Başarımıza katkılarından dolayı tüm çalışanlarımıza ve bize olan güven  ve desteklerinden dolayı Yönetim Kurulu’muza teşekkür ederiz. Başarı  yolculuğumuzda daima yanımızda olan müşterilerimize ve iş  ortaklarımıza da şükranlarımızı sunarız.”

 

Daha Fazla Göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu