Vodafone Türkiye, kamuoyundan ne gizlemeye çalışıyor?

Cuma günü yayınladığımız “BTK’nın Vodafone Tutarsızlığı” başlıklı yazımız için, herhangi bir tekzip talebinde bulunmayan, bizi kurumsal iletişim ekibi tarafından aramayan Vodafone Türkiye, mahkeme kararı ile erişim engelleme kararı çıkarttı.15 Haziran 2016’da Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından yayımlanan “Elektronik Haberleşme Sektörü 2016 Birinci Çeyrek Pazar Verileri Raporu”nda yer alan rakamlardaki tutarsızlıklar ve Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurulu’nun çeşitli dönemlerde kesmiş olduğu cezalara ilişkin kurul kararlarında yer alan ciro rakamlarındaki farklılıklara dikkat çekmiş olduğumuz “BTK’nın Vodafone Tutarsızlığı, Devleti Maddi Kayba Uğrattı mı?” başlıklı araştırma/analiz haberimiz, Vodafone Türkiye’nin şikayeti üzerine 17 Haziran 2016 Cuma günü, İstanbul 1. Sulh Hakimliği’nin 2016/3051 sayılı kararı ile Erişim Sağlayıcıları Birliği tarafından erişime engellendi.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti, hukuk sistemine inancımız tam olmakla birlikte, devletimizin resmi kurumlarından birisinin raporlarındaki verilerden yola çıkarak devletimizin binlerce, hatta milyonlarca lira zarara uğramış olabileceğine dikkat çektiğimiz yazıya, hangi gerekçe ile olursa olsun erişim engeli konulmasını anlamakta güçlük çekiyoruz.

Vodafone Türkiye’nin, diğer tüm Elektronik Haberleşme Sektörü oyuncuları gibi, mevzuatta belirtildiği üzere gelirlerini, yatırım tutarlarını, kar/zarar rakamlarını Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurulu’na ilettiği gerçeğinden yola çıkarsak…

BTK’nın kurul kararları ve raporundaki rakamlarla ilgili olan bir yazıyı Vodafone Türkiye’nin neden herhangi bir tekzip isteğinde bulunmadan, tekzip isteğini bıraktık, teamüllere uygun olarak neden PR Ajansı ve/veya Kurumsal İletişim Departmanı aracılığı ile bir düzeltme istemeden, hatta herhangi bir iletişim kurma çabasına girmeye çalışmadan neden böyle bir tasarrufta bulunduğunu anlayamadık.

Vodafone ne gizlemeye çalışıyor? 

Bu şartlar altında kendi kendimize şu soruları sormaya başladık…

“Vodafone Türkiye, bu yazının okunmasını neden engellemeye çalışıyor? Vodafone Türkiye’nin Türkiye kamuoyundan gizlemeye çalıştığı bir şeyler mi var? Vodafone Türkiye, devletin resmi evrağı arasına girmiş, kamuoyuna açık olarak yayımlanan belgeler arasında hangi bilgilerin Türk Halkı tarafından bilinmesini istemiyor?”

Aynı soruları kamuoyu nezdinden, bir kez daha Vodafone Türkiye’ye iletiyoruz…

Vodafone Türkiye, bu yazının okunmasını neden engellemeye çalışıyor?

Vodafone Türkiye’nin Türkiye kamuoyundan gizlemeye çalıştığı bir şeyler mi var?

Vodafone Türkiye, devletin resmi evrağı arasına girmiş, kamuoyuna açık olarak yayımlanan belgeler arasında hangi bilgilerin Türk Halkı tarafından bilinmesini istemiyor?

Lütfedip cevaplarlarsa, bu cevapları siz okuyucularımız ile paylaşmaktan mutluluk duyacağız.

MERAK EDENLER İÇİN….
İŞTE ERİŞİMİ ENGELLENEN O YAZI…
SAYGILARIMIZLA
BTDUNYASI.net 

BTK’nın Vodafone tutarsızlığı, devleti maddi kayba uğrattı mı?

 

Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından her çeyrek yayımlanan “Pazar Verileri Raporu”nda Vodafone Türkiye ile ilgili gelir rakamlarının çelişmesi, devleti binlerce belki milyonlarca lira zarara sokuyor olabilir.. 

Bilindiği üzere, telekomünikasyon sektörünü düzenlemek ve denetlemek ile görevli olan Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu, her çeyrek Elektronik Haberleşme Sektörü ile ilgili olarak pazar verileri raporu yayımlıyor.  Bu raporda pazarda faaliyet gösteren şirketlerin gelir rakamları, yatırım tutarları, kar/zarar oranları, abone sayıları gibi bilgiler yer alıyor.

2015 yıl sonu BTK raporunda, tamamı halka açık şekilde faaliyet gösteren Türkiye’deki telekomünikasyon şirketlerinin rakamlarının, kamuoyuna ve hissedarlarına açıkladığı rakamlar ile örtüşmediğini fark etmiştim. Konuyu araştırdığımda, özellikle Vodafone Türkiye’nin gelirlerinde bir anormallik olduğunu fark ettim. Konuyu hem araştırdım, hem BTK Başkanı Ömer Fatih SAYAN’a ilettim.
Konuyla ilgili olarak Vodafone 2015’te Solladı. Türk Telekom Üçüncülüğe Geriledi başlıklı bir yazı kaleme alarak da rapordaki anormallikleri sıraladım.

BTK, benim uyarımı ve yazdığım yazıyı ciddiye almış olacak ki… Özellikle çok büyük anormalliğin olduğu Vodafone Türkiye, gelirlerinden hareketle, 2016 yılı birinci çeyreğinden itibaren, operatörlerin gelirlerini hem UFRS (Uluslararası Finans Raporlama Standardı) hem de V.U.K. (Vergi Usul Kanunu) raporlamalarını baz alarak yayımlamaya başlamış. Dipnot olarak da cihaz satışları ve cihaz tedarikçileri ile olan alışverişin UFRS ve V.U.K’na göre raporlanan gelirlerde farklılık yaratabildiğini belirtmiş.

Vodafone’daki fark 460 milyon TL vergi kaybı

BTK’nin Pazar Verileri Raporu’ndaUFRS ve V.U.K’na göre bildirilen Türk Telekom, Turkcell ve Avea rakamları ile ilgili çok ama çok büyük fark yok. Raporu incelerseniz, fark var da… Vodafone Türkiye’nin gelirleri arasındaki fark kadar fark yok.
VodafoneVergi
UFRS’ye göre Vodafone Türkiye’nin 2015 gelirleri 8.5 milyar TL’ye yakın. Ancak V.U.K’na göre gelirleri 6 milyar liranın biraz üzerinde. (Yukarıda belirttiğim yazıda ben de kendi imkanlarımla yaklaşık olarak Vodafone Türkiye gelirlerini V.U.K’na göre beyan edilen gelire yakın bulmuştum.

Gelirler arasındaki bu fark iki açıdan önemli. Birincisi VERGİ, ikincisi mobil operatörlerin gelirleri üzerinden ödedikleri yüzde 15’lik hazine payı açısından.
2.3 milyar TL’lik gelir farkı, yüzde 20’lik kurumlar vergisi olarak 460 milyon liralık bir kayba işaret ediyor. Tabii ki Vergi Usul Kanunu’nu ve vergi uygulamalarını hem bir işletmeci hem de İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi mezunu olarak çok iyi biliyorum. Şirketler UFRS rakamlarına göre değil, V.U.K. rakamlarına göre vergi öderler. Ancak dünyada hiçbir şirketin UFRS gelirleri ile Vergi beyanındaki gelirleri arasında yüzde 30’u aşkın fark bulunmaz. Bulan, bilen birisi varsa lütfen benimle paylaşsın.

Gelelim ikinci konuya… Yüzde 15 hazine payı. Devlet, mobil operatörlerle yaptığı imtiyaz sözleşmesi gereği, lisans ücretinin bir kısmını peşin (lisans bedeli) bir kısmını da gelir paylaşımlı olarak tahsil eder. Mobil operatörler, kanunda belirtildiği üzere, gelirlerinin tamamı üzerinden (Vergi Usul Kanunu’ndan bağımsız olarak) her ay yüzde 15’ini hazineye ödemekle mükelleftir.
Vodafone Türkiye’nin gelir rakamı, BTK tarafından 8.5 milyar TL olarak raporlandığına göre, yüzde 15 hazine payının da bu rakam üzerinden hesaplanıyor olması gerekmez mi?
Mevzuatı tam bilmiyorum. Sizleri de yanıltmak istemem. Ancak, BTK resmi raporlarına bu rakamı 8.5 milyar TL olarak geçiriyorsa, bu hesaplamanın da tahsilatın da bu rakama göre yapılması gerekir. İki rakam arasındaki 2.3 milyar TL’lik farktan doğan hazine payı kaybını da varın siz hesaplayın.

Kurul cezalarında da Vodafone gelirleri çelişiyor

BTK raporlarında özellikle Vodafone gelirleri ile ilgili büyük farklar gözüme çarpınca, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurulu tarafından, zaman zaman, operatörlerin iş süreçleri neticesinden gerçekleştirmiş olduğu usulsüzlük ve yetersizliklerle ilgili vermiş olduğu para cezalarını bir kontrol edeyim dedim.
Kurul, tespit ettiği usulsüzlüğe ve yetersizliğe göre operatörlere, olayın gerçekleştiği yıldaki gelirlerinin yüzde 1’ine kadar idari para cezası verebiliyor. Yani operatörün hangi gelirinin esas alınarak ceza kesildiği önem kazanıyor.

İŞTE TUTARSIZLIKLAR

Kurulun 18 Şubat 2016 tarihli ve 2016/DK-YED/106 sayılı kararına göre;
Vodafone’un 2014 yılı net satış tutarı olan 5.153.420.107,33 TL’nin % 0,0006 (milyonda altı) sı kadar ceza kesilmiş.

Kurulun 27 Ocak 2016 tarihli ve 2016/DK-SYD/56 sayılı kararına göre;
2014 yılı net satışlarının 4.812.549.782,78 TL % 0,003 (yüzbinde üç) oranında ceza kesilmiş.

Vergi Usul Kanunu’na göre 2014 yılında Vodafone Türkiye’nin raporladığı gelir ise 5.153.420.107,33 TL
Kısaca, BTK raporlarındaki tutarsızlığın devlete maliyeti yaklaşık 10 bin TL.

Gelelim ikinci örneğe…

Kurulun 23 Kasım 2015 tarihli ve 2015/DK-SDD/521 sayılı kararına göre kesilen cezada Vodafone Türkiye’nin 2013 geliri  4.545.623.560,4 TL olarak ele alınmış.

Kurulun 9 Temmuz 2015 tarihli ve 2015/DK-SDD/314 sayılı kararına göre kesilen cezada Vodafone Türkiye’nin 2013 geliri 4.773.658.514,62 TL olarak kabul ediliyor. Yine BTK raporundaki gelirler kısmında 2013 geliri V.U.K’na göre 4.773.658.515 TL.

Yine aynı kararda (9 Temmuz) Vodafone Türkiye 2012 geliri 4.462.264.507,05 TL olarak kabul edilip ceza hesaplanırken, V.U.K’na göre raporlanan 2012 geliri 4.380.371.258 TL.

Diğer operatörlerde böyle bir tutarsızlık yok mu? YOK. Kurulun 9 Temmuz 2015 tarihli ve 2015/DK-SDD/314 sayılı kararına bakacak olursanız, Vodafone Türkiye rakamı V.U.K’nda belirtilen gelir rakamı ile çelişirken, Avea ve Turkcell’in gelirleri birebir örtüşüyor.

Abone rakamları yine çelişiyor

BTK raporunda ve kurul kararlarında çelişen gelir rakamları yanında son iki çeyrektir açıklanan Vodafone Türkiye’nin abone rakamları da şirketin kamuoyuna duyurduğu abone rakamları ile çelişki içerisinde.
2015 yılının son çeyreğinde Vodafone Türkiye abone sayısını 21,9 milyon olarak açıklamışken, BTK’ya göre bu rakam 22,37 milyon. Yine 2016 yılının ilk çeyreğine göre Vodafone Türkiye abone sayısını 22.2 milyon olarak açıklarken, BTK raporunda bu rakam 22.75 milyon.
BTK yetkililerine sorduğunuzda, abone rakamlarının KKTC’deki Vodafone abone sayısından ve aktif olmayan hatların iptal süreçlerinden kaynaklandığı belirtiliyor. Ancak yine KKTC’de faaliyet gösteren ve pasif hatlarla ilgili olarak Vodafone Türkiye ile aynı mevzuata uymak zorunda olan Turkcell’in abone rakamlarında şirketin açıkladığı ve BTK’nın yayınladığı rakamlar arasında tam bir uyum söz konusu.

İNCELENMELİ

Devletin hem vergi, hem gelir, hem de idari ceza tutarlarında kayba neden olabilecek bu rakamsal tutarsızlıkların acil olarak incelenmesi gerekir. Konuyu geçen raporda da olduğu gibi sayın BTK Başkanı Ömer Fatih Sayan’a ileteceğim. Herhangi bir açıklama yapmak isterse de, yazılı açıklamasını noktası, virgülüne dokunmadan yayımlayacağım.
Ancak, telekom sektörünü düzenlemek ve denetlemekle görevli BTK’daki bu rakamsal tutarsızlıkları denetlemek ve incelemek kimin göreviyse, sayın Başbakanımız Binali Yıldırım ve Denizcilik, Haberleşme ve Ulaştırma Bakanımız Ahmet Arslan’ı bu kurumları acilen görevlendirmesi gerektiğini düşünüyorum.

* Not düşmek isterim ki BTK’nın tüm kurul kararlarını ne inceleyecek vaktim var, ne de bununla uğraşacak takatim. BTK kararlarını inceleme yükümlülüğü kimdeyse, tüm cezalara bir göz atıversin.
Daha Fazla Göster

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu