Türkiye, sabit genişbant internette “Güçlü Büyüme” gösteriyor

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD), bugün yayımladığı yeni istatistiki veri bülteninde, COVID-19 pandemisi, uzaktan çalışma, üretken yapay zekâ ve Nesnelerin İnterneti (IoT) gibi etkenlerin yüksek kaliteli dijital bağlantıya olan talebi nasıl hızlandırdığını ortaya koydu.

Raporda, üye ülkelerin genişbant altyapılarına odaklanılırken, Türkiye’ye ilişkin önemli bir sınıflandırma da yer aldı.

Türkiye, “Güçlü Büyüme” Kategorisinde

OECD raporu, sabit genişbant pazarını olgunluk seviyesine göre analiz etti. Raporda, 100 kişi başına sırasıyla 48 ve 47.5 abonelik ile pazarın doygunluğa ulaştığı Güney Kore ve Fransa gibi “olgun pazarların” aksine, Türkiye’nin farklı bir grupta yer aldığı belirtildi.

Türkiye; Şili, Kolombiya, Kosta Rika ve Meksika ile birlikte sabit genişbantta “güçlü geç aşama genişlemesi” (robust late-stage expansion) gösteren ülkeler grubunda sınıflandırıldı.

Bu gruptaki ülkelerde, abone tabanının genişlemeye devam ettiğini gösteren yıllık büyüme oranlarının %5.5 ile %11 arasında değiştiği vurgulandı. Bu bulgu, Türkiye’nin internet altyapısında hala önemli bir büyüme potansiyeline sahip olduğunu ve odağın artık eski DSL ve kablo ağlarından fiber dağıtımına doğru kaydığını gösteriyor.

Raporda öne çıkanlar

OECD raporu, Türkiye’nin de içinde bulunduğu bu dönüşümün küresel dinamiklerini de ortaya koydu:

1. Fiber, Dijital Ekonominin Omurgası Oldu Raporun en çarpıcı bulgusu, fiberin yükselişi oldu. OECD genelinde fiberin toplam sabit genişbant abonelikleri içindeki payı, 2019’daki %28 seviyesinden 2024 sonunda %47’ye fırladı. İzlanda (%93), Güney Kore (%90.5) ve İspanya’nın (%89) başı çektiği bu alanda fiber, son on yılda DSL gibi eski bakır teknolojilerini hızla terk ettirdi.

• DSL (Bakır) Abonelikleri: Yıllık %10 düşüş gösterdi.
• Kablo Abonelikleri: Yıllık %0.5 düşüş gösterdi.
• Fiber Abonelikleri: Yıllık ortalama %15 arttı.

2. 5G ve Mobil Veri Kullanımı Patladı 2019’da ticari kullanıma sunulan 5G, mobil yetenekleri yeniden tanımladı. 2024 itibarıyla OECD ülkelerinde 5G abonelikleri, tüm mobil genişbant aboneliklerinin %37’sini oluşturdu.

Bu teknolojik sıçrama, veri tüketim alışkanlıklarını da kökten değiştirdi:

• Aylık Mobil Veri Tüketimi: Abone başına ortalama aylık veri tüketimi, 2019’daki 6 GB’den 2024’te 15 GB’a yükselerek 2,5 kat arttı.
• Mobil Veri Trafiği: Toplam mobil veri trafiği, 2019-2024 döneminde yıllık ortalama %20 arttı.

3. İnternet Fiyatları Ucuzladı Raporun dikkat çeken bir diğer olumlu yönü ise satın alınabilirlik oldu. 2020-2025 dönemini kapsayan fiyat sepeti metodolojisine göre, OECD ortalamasında internet fiyatları düştü:

• Orta düzey kullanım için mobil ses ve veri tarifeleri %34 ucuzladı.
• Orta düzey kullanım için sabit genişbant abonelikleri %20 ucuzladı.

4. Alternatif Teknolojiler Boşlukları Dolduruyor Raporda, özellikle kırsal ve ulaşılması zor bölgeler için iki teknolojinin önemi vurgulandı:

• Sabit Kablosuz Erişim (FWA): Son beş yılda payını üç katına çıkararak toplam sabit genişbant pazarının %6’sını oluşturdu.
• Uydu İnternet: Düşük yörünge uydularındaki (LEO) gelişmelerle birlikte, pazarın %1’ini oluştursa da yıllık %11’lik istikrarlı bir büyüme sergiliyor.

5. Makineler Arası (M2M) İletişim İkiye Katlandı Nesnelerin İnterneti’nin (IoT) temelini oluşturan Makineden Makineye (M2M) aktif SIM kart sayısı, 2019’daki 326 milyondan 2024’te 642 milyona çıkarak neredeyse iki katına ulaştı. Bu durum, akıllı üretim, lojistik ve enerji gibi sektörlerde dijitalleşmenin hızlandığını gösteriyor.

OECD, raporun sonucunda artık odak noktasının internetin sadece “mevcut” olmasından ziyade; kaliteli, güvenilir, güvenli ve satın alınabilir olmasına kaydığını belirtti.