Ateşten sonraki 10 büyük icat

Merhaba,Muhakkak başka yerlerde daha aklı başında listeler, “Bu liste eksik arkadaşım. Bana ninjalık yaptırma, hani bu listede DVD, MP3, tablet PC, HD TV, İnternet vb.” diyenler olabilir. Haklıdırlar, ama bu 10 sayısı ile sınırlanmış ve tamamen bencil güdü ve kaygılarla hazırlanmış bir liste, sizin de eklemeleriniz veya “listeden onu çıkart, bunu koy” türü eleştirileriniz varsa gerekçeleri ile birlikte benimle paylaşabilirsiniz.

Adresi biliyorsunuz enustun@btdunyasi.net , ya kapı ya balkondayım…

Şimdi gelelim listeme :

10-Uydu Antenler ve uydu yayıncılık

Televizyon yayınlarının ve iletişimin uydu antenler üzerinden yapılması hem, klasik söylemi ile, dünyayı büyük bir köy haline getirdi, hem de “dünyada neler oluyor yahu?” diye şaşkın şaşkın, kendi kendine söylenen insanlara, “işte bunlar oluyor” deme olanağı verdi.

9-Windows İşletim Sistemi

Yıllarca, müşteri şikayetlerini kendi arkaik versiyonlarında, isteklerini ise Macintosh işletim sistemlerinden toplayan Microsoft, sonlara doğru arzulanan işletim sistemine ulaşma yolunda epeyce yol aldı. “Ama en çok güvenlik açığı da Windows’ta var” diyenler şunu düşünmüyorlar (veya işlerine gelmiyor) en büyük sükse Windows’a yapılan saldırılarla sağlanıyor.

Onbinlerce kişi bu sistemi çökertmeye çalışıyor. Diğer sistemlere bu kadar hırsla ve sayıca çok olarak saldıran yok ki…Oralarda da virüs yaratmak prim yapar hale gelsin, oraya da saldıran ve saldırlarında başarılı olan çok olacaktır.

8-Linux İşletim Sistemi

Windows’un hemen arkasından listede Linux’un gelmesi tamamen rastlantı(!). Windows işletim sistemini bu alemde tek başına bırakmamak, rahatsız ederek devamlı diken üzerinde tutmak ve rekabet ortamında sonucun tüketicinin lehine olması dünyanın dört bir köşesine dağılmış Linux yazar/çizerlerine de bir teşekkürü gerektiriyor. Tabi Linux öldü…Yaşasın GNU diyenler de var. Bknz. http://www.fsf.org/ ve (yaşasın bu Türkçe) http://www.gnu.org/home.tr.html

7-PDA

Cep telefonu, cep bilgisayarı, kamera, MP3 oynatıcı hepsi bir arada ürünler, insan hafızasına sekte vuruyor, ilişkilerin içeriğini ve yoğunluğunu tümden değiştiriyor ama “olmazsa olmaz” sınıfında olmasa da, “olsa daha iyi olur” sınıfına ulaşmayı başardılar.

Bu yazı yayına hazırlanırken ilginç bir gelişme oldu. Palm üreticileri Microsoft’a daha fazla direnemeyip Palm’e PalmOS işletim sistemi yerine Windows işletim sistemini yüklemeyi kabul etti. Bu da hem fiyatları hem de özellikleri tüketici lehine artıracak bir gelişme.

6- Dijital Kalem

İnsan hafızasına vurulan en büyük darbe, yazının bulunması ise, el yazısına en büyük darbeyi de artık yazılarımızı kalem yerine klavye ile yazıyor olmamız vurdu. Kalemle yazı yazmayı unutan, yazdıklarını daha sonra okuyamayan arkadaşlarım var.

Dijital kalemler el yazısı yazma alışkanlığını, BT dünyasının olanakları ile birleştiriyor. Bu kalemler kağıda yazdığınız metinleri, çizdiğiniz resimleri hafızasında tutuyor, bilgisayara geçebiliyorsunuz. Daha detaylı bilgi http://www.nokia.com.tr/id5787.html adresinde var. Muhakkak başka modeller de vardır ama ben bunu gördüm, bunu sevdim.

5-Taşınabilir USB Hafıza Çubukları

Bilgisayara sıkışıp kalmış dosyalara 3.5”disket ve CD’lerden çok daha kolay bir serbest dolaşım özgürlüğü veren, miniminnacık hafıza çubukları, diğer çubuklar kadar, örneğin suyun yerini işaret eden çubuklar kadar, yararlı ve vazgeçilmez nesneler haline geldi. Geçenlerde bir arkadaş 40 GB’lik bir USB Hafıza almış, hem de makul bir fiyata, söyleyecek birşey bulamadım.

4-MS Office Ailesi

Microsoft’un “Kim korkar hain bilgisayar’dan” diyenlerden “ben bu donanımla dünyaya değiştiririm yahu” diyenlere kadar aynı aile üyeleri ile cevap vermesi hayranlığımı kazanıyor. Word, Excel, PowerPoint hem kendi başlarına sundukları, hem de kendi aralarında, çoğu ailede göremediğimiz, sağlıklı bir bilgi alışverişi yapıyor ve uyum içinde yaşıyor olmaları çok önemli. Hele MS Access benim “bu sorunumun muhakkak bir çözümü vardır, sadece ben şimdilik göremiyorum” dediğimde her seferinde haklı çıkmamla benim gözümde rüştünü ispat etmiş durumda

3-Web Log’lar

Geçen yazımda bloglarla ilgili “insanlığın bilgi birikimi ve hafızasını oluşturmaya soyunmuşlar” lafımın arkasındayım. Şu anda tek eksiği güçlü bir arama motoru eksiği – ki Google bunun için de çalışıyor http://blogsearch.google.com/ konu hakkında birşeyler okumak için http://searchenginewatch.com/searchday/article.php/3548411 bu da başarılınca o zaman hiç bir eksiği kalmayacak.

Blog mantığı, felsefesi ve kültürü üzerine başka yerlerde çok daha aklı başında şeyler okuyabilirsiniz. Ben sadece bunu düşünen ve büyüten, gelişmesine yardımcı olan zekaya olan hayranlığımı bir kere daha belirtmek istiyorum.

2-Google arama motoru

“Önemli olan bilgiyi bilmek değil, bilgiye nasıl ulaşacağını bilmek” kavramının somuta dönüşmüş hali Google.

Yapılan bir araştırmaya göre, bir gazetenin verdiği hafta sonu eklerinde 300 yıl önce bir insanın hayatı boyunca alabileceği bilgiden çok daha fazlası var. İnsan beyni bu kadar kısa zamanda böylesine evrim gösteremediğine göre bilgi bombardımanının çoğu boşa gidiyor.

Hepsini aklımızda tutmamıza olanak yok (yoksa bu sadece bana özgün bir sorun mu?) Bu durumda arama motorları devreye giriyor. “Ne aradığını bilmeyen, bulduğunu anlayamaz” düsturu burada da önemli.

Google’ın baş mimarlarından Craig Silverstein ‘Mükemmel Google için 300 yıl gerekli’ demiş…(Google, İnternet’in sadece yüzde birini tarayabiliyor, kendisi 8 milyar sayfayı araştırıyor, tahminlere göre sanal alemde 800 milyar sayfa var)

300 takvim yılının kaç yüzbin bilişim yılına eşit olduğunu o da biliyor. O zaman şöyle bir soru geliyor insanın aklına “Bu adamların kafalarında ne var ki, bu kadar uzun bir süreye gereksinim duyuyor?”

“Google Earth” programı bunun ufak bir girişi olabilir ama kafasında ne olduğunu bilmenin hiç bir olanağı yok. (Belki kendisi de sırf kafaları karıştırmak için böyle demiştir, veya yıllar sonra birşeyler ortaya çıktığında “vay yahu, belki de bu o zaman ima etmeye çalıştıklarından biridir” diyebilelim diye öyle konuşmuştur.). Gmail posta kutusu mesaj alışverişi için ve Google Talk “anında mesajlaşma ve konuşma” çözümü olarak piyasaya sunuluyor.

Kimseye söylememeniz şartı ile bir de sır çıtlatayım: Google, Microsoft’a Linux’tan daha tehlikeli bir rakip olma yolunda, çünkü internet bağlantısı olan bilgisayarlarda “sanal” uygulama ve yazılımları çalıştırmak için “ağ bilgisayar platform”u olmayı planlıyor. Ağ bilgisayarı yeni bir kavram değil, söylenen şu : Bu kavramı Sun tanımladı, Oracle kurmaya çalıştı ama Google sahipleniyor.

Daha detaylı bilgi için – ne yazık ki malesef bu da İngilizce – http://news.zdnet.com/2100-9588_22-5875433.html?tag=nl.e589 raporunu inceleyebilirsiniz.

Bir “Top10” liste yazısı için Google’a bu kadar yer ayırmak yeter. Yoksa ayrı bir yazı haline dönüşecek. (Belki ileride bu konuya gene döneriz)

Gerekçesi ne olursa olsun Google insanın eline doğru araçları vermekte, hayatını kolaylaştırmakta, bilgi ulaşma konusunda yaptıkları ile cennete epeyce yaklaşmış olmalılar. Bu kadar iyilik karşılıksız kalmamalı…

1-Ceviz Reçeli

Eğer yaşamınızda “olmaz böyle güzellik…Yok böyle bir böyle tat” gibi bir kavrama yer varsa, bunu ceviz reçeli için gayet rahat kullanabilirsiniz.

Bana anlatıldığına göre cevizler yeşilken ve erik büyüklüğündeyken toplanıyor. Acısı ile vedalaşması için suyun içinde bekletiliyor, sonra kirece yatırılıyor. Çok az bulunuyor, bulduğunuz zaman kaçırmayın (Bulursanız bana da haber verin. Veya haberi boşverin, doğrudan ceviz reçelini verin…Tekrar ediyorum: Adresi biliyorsunuz enustun@btdunyasi.net , ya kapı ya balkondayım…)

Bu sayılık da bu kadar olsun…

En güzel günler, en güzel geceler sizlerin olsun

Daha Fazla Göster

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu